Helsinki Üniversitesi liderliğindeki bu çalışma, genetik faktörlerin sosyoekonomik durumun kanser riski üzerindeki etkisini nasıl değiştirdiğini inceledi. Araştırmacılar, varlıklı bireylerin daha yüksek genetik riske sahip olduğunu ancak bu riskin yaşam tarzı ve sağlık hizmetlerine erişim gibi faktörlerle dengelendiğini belirtti.
Bu yeni bulgular, sosyoekonomik durumun, kanser araştırmalarında dikkate alınması gereken önemli bir faktör olan genetik riskle nasıl etkileşime girdiğine dair yeni bilgiler sağlıyor. Araştırma ekibinin başkanı Dr. Jane Doe, “Zengin insanlar daha yüksek genetik riske sahip olabilir, ancak daha iyi sağlık hizmetlerine ve sağlıklı yaşam tarzlarına erişimleri bu riski azaltmada önemli bir rol oynuyor” dedi.
Farklı gelir gruplarındaki kişilerin genetik verileri karşılaştırılarak gerçekleştirilen araştırmada, zengin bireylerin belirli kanser türlerine yakalanma riskinin daha yüksek olduğu ortaya çıktı. Ancak bu bireylere erken tanı ve tedavi olanakları sağlanırsa hastalığın etkileri hafifletilebilir.
Doe, “Bu araştırma, genetik risklerin yönetilmesinde sosyoekonomik durumun ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Düşük gelirli bireylerin sağlık hizmetlerine erişimlerini artırarak bu riskleri yönetme şansının daha yüksek olabileceğini umuyoruz” diye ekledi.
Araştırma bulguları, kanser tarama programlarının ve sağlık politikalarının sosyoekonomik faktörleri dikkate alması gerektiğini vurgulamaktadır. Dr. Doe ve ekibi bu bulguların sağlık eşitsizliklerini azaltmaya yardımcı olacağını umuyor.